Appearance
Use device theme  
Dark theme
Light theme

What does kırmak mean in Turkish?

English Translation
More meanings for kırmak
break verb
kırılmak, ara vermek, koparmak, kopmak, bozmak
fracture verb
kırılmak, çatlamak
bust verb
sona ermek, tutuklamak, patlatmak, bozulmak, bozmak
rupture verb
koparmak, fıtık olmak, ilişkisini kesmek, kopmak, parçalanmak
split verb
bölmek, ayırmak, yarmak, ayrılmak, bölünmek
crack verb
çatlamak, patlamak, çatırdamak, şaklatmak, yarılmak
hurt verb
incitmek, zarar vermek, acıtmak, canını yakmak, yaralamak
offend verb
gücendirmek, incitmek, küstürmek, suç işlemek, saldırmak
give offense verb
gücendirmek, darıltmak
ruffle feelings verb
duygularını incitmek
breach verb
yarmak, gedik açmak
break down verb
yıkmak, bozmak, bölmek, bozulmak, yıkılmak
snap verb
koparmak, ısırmaya çalışmak, ısırmak, havada kapmak, kopmak
cut verb
kesmek, indirmek, açmak, makasla kesmek, biçmek
dampen verb
nemlendirmek, söndürmek, ıslatmak, ıslanmak, tadını kaçırmak
lacerate verb
yırtmak, yaralamak, parçalamak, üzmek
outrage verb
hakaret etmek, tecâvüz etmek, çiğnemek, zorlamak, zedelemek
pique verb
incitmek, gücendirmek, merak uyandırmak, çekmek
rive verb
koparmak, yırtmak, yolmak, incitmek, kırılmak
shatter verb
bozmak, yıkmak, parçalamak, harap etmek, yok etmek
reduce verb
azaltmak, düşürmek, küçültmek, indirmek, indirgemek
snap off verb
ısırıp koparmak, koparmak
stave in verb
vurarak kırmak, ezmek, delmek
sting verb
sokmak, ısırmak, sızlatmak, acıtmak
touch verb
dokunmak, değmek, ellemek, temas etmek, etkilemek
freeze verb
dondurmak, donmak, buzlanmak, dondurucu olmak, buz tutmak
put off verb
ertelemek, baştan savmak, soğutmak, canını sıkmak, zorla indirmek
bear down verb
yenmek
chill verb
üşümek, ürpermek, donmak, üşütmek, dondurmak
refract verb
kırıp yansıtmak
vanquish verb
yenmek, hakkından gelmek
chop verb
kesmek, doğramak, yarmak, balta ile kesmek, söyleyivermek
skip verb
atlamak, kaçmak, atlatmak, asmak, kaytarmak
set up verb
kurmak, saldırmak, dikmek, monte etmek, yerleştirmek
discount verb
indirim yapmak, kırdırmak, hesaptan düşmek, hesaplamak, önceden düşünmek
blight verb
kötü izlenim bırakmak, suya düşürmek, boşa çıkarmak
quench verb
gidermek, söndürmek, bastırmak, dindirmek, su vermek
put nose out of joint phrase
gözden düşürmek, ayağını kaydırmak, papucunu dama attırmak, burnunu sürtmek, kızdırmak
Find more words!
Use * for blank tiles (max 2) Advanced Search Advanced Search
Use * for blank spaces Advanced Search
Advanced Word Finder
See Also in Turkish
Translate from Turkish
go
Word Tools Finders & Helpers Apps More Synonyms
Copyright WordHippo © 2024