|
English Translation |
|
More meanings for asmak
hang
verb
|
|
takmak,
sarkıtmak,
kaplamak,
ipe çekmek,
sarkmak
|
halter
verb
|
|
yular takmak,
ipe çekmek
|
suspend
verb
|
|
askıya almak,
durdurmak,
ertelemek,
iptal etmek,
uzaklaştırmak
|
neglect
verb
|
|
ihmal etmek,
boşlamak,
unutmak,
aldırmamak
|
drape
verb
|
|
katlamak,
kumaşla örtmek,
kumaşla süslemek,
kıvırmak,
dökümlü olmak
|
drape over
verb
|
|
asmak
|
gibbet
verb
|
|
rezil etmek,
idam etmek
|
hang on
verb
|
|
bekletmek,
beklemek,
takmak,
asılmak,
asılı durmak
|
hang out
verb
|
|
sarkmak,
sürtmek,
takılmak,
oyalanmak,
vakit öldürmek
|
hang up
verb
|
|
ertelemek,
kapamak,
telefonu kapatmak
|
string up
verb
|
|
ipe çekmek,
sinirlendirmek,
sinir etmek
|
swing
verb
|
|
sallanmak,
sallamak,
savurmak,
salınmak,
yumruk savurmak
|
truss
verb
|
|
bağlamak,
demet yapmak,
destek koymak,
ipe çekmek
|
post
verb
|
|
postalamak,
ilan etmek,
posta ile göndermek,
yapıştırmak,
ilan yapıştırmak
|
post up
verb
|
|
yapıştırmak,
bilgi vermek,
tam bilgi vermek,
deftere geçirmek,
deftere kaydetmek
|
bunk
verb
|
|
ranzada yatmak,
yatakta yatmak,
kaçmak,
tüymek,
tabanları yağlamak
|
skive off
verb
|
|
kaytarmak,
arazi olmak,
toz olmak
|
play hooky
verb
|
|
dersi asmak,
okulu asmak,
okulu kırmak
|
skip
verb
|
|
atlamak,
kaçmak,
atlatmak,
kırmak,
kaytarmak
|
wag
verb
|
|
sallamak,
hareket ettirmek
|
sling
verb
|
|
atmak,
sapanla atmak,
halatla çekmek,
bocurgat halatı ile çekmek,
askıya almak
|
See Also in Turkish
surat asmak
phrase, verb
|
|
pout,
sulk,
lour,
lower,
make face
|
kulak asmak
verb
|
|
listen
|
aşmak
noun, verb
|
|
exceed,
overrun,
overlap,
pass,
pass over
|
üzerine asmak
|
|
hang on
|
askıya asmak
verb
|
|
hang hang,
hook up,
rack
|
yukarı asmak
verb
|
|
hang up,
sky
|
okulu asmak
noun, verb
|
|
school hang,
play hooky,
play hookey
|
dersi asmak
verb
|
|
lecture,
play truant,
ditch,
play hooky,
play hookey
|
omuza asmak
verb
|
|
hang on the shoulder,
slope
|
Nearby Translations
|
|
|
|
|