|
English Translation |
|
More meanings for çırpmak
whisk
verb
|
|
fırçalamak,
silip temizlemek,
süpürmek,
silmek,
çekmek
|
clap
verb
|
|
alkışlamak,
el çırpmak,
vurmak,
çarpmak,
hafifçe vurmak
|
beat
verb
|
|
dövmek,
yenmek,
vurmak,
geçmek,
çalmak
|
whip
verb
|
|
kamçılamak,
kapmak,
bastırmak,
kırbaçlamak,
dövmek
|
whip up
verb
|
|
hızlandırmak,
artırmak,
tahrik etmek,
çalkalamak,
çabucak hazırlamak
|
stir up
verb
|
|
ayağa kaldırmak,
karıştırmak,
teşvik etmek,
kışkırtmak,
tahrik etmek
|
shake
verb
|
|
sallamak,
sarsmak,
silkelemek,
çalkalamak,
sallanmak
|
shake up
verb
|
|
yumuşatmak,
silkelemek,
sarsmak,
sarsarak uyandırmak,
gözünü açmak
|
beat up
verb
|
|
dövmek,
pataklamak,
hırpalamak,
tekme tokat girişmek,
toplamak
|
churn
verb
|
|
çalkalamak,
karıştırmak,
tereyağı yapmak,
köpürtmek,
çalkantılı olmak
|
cream
verb
|
|
kaymak tutmak,
krem sürmek,
köpürmek,
boşalmak,
tatmin olmak
|
fold
verb
|
|
katlamak,
kıvırmak,
sarmak,
kavuşturmak,
çökmek
|
mill
verb
|
|
öğütmek,
tırtıklamak,
çentiklemek
|
scramble
verb
|
|
karıştırmak,
mücâdele vermek,
çabalamak,
sürünerek ilerlemek,
güçlükle ilerlemek
|
See Also in Turkish
|
|
|
|
|