|
English Translation |
|
More meanings for artırmak
increase
verb
|
|
yükseltmek,
artmak,
çoğaltmak,
büyümek,
çoğalmak
|
improve
verb
|
|
geliştirmek,
iyileştirmek,
düzeltmek,
ilerletmek,
gelişmek
|
boost
verb
|
|
yükseltmek,
yukarıya itmek,
kaldırmak,
övmek,
reklâmını yapmak
|
enhance
verb
|
|
yükseltmek,
büyütmek,
abartmak
|
raise
verb
|
|
yükseltmek,
kaldırmak,
yetiştirmek,
toplamak,
büyütmek
|
augment
verb
|
|
çoğaltmak,
uzatmak,
büyütmek,
artmak,
çoğalmak
|
fade up
verb
|
|
artırmak
|
add
verb
|
|
eklemek,
katmak,
ilave etmek,
toplamak,
karıştırmak
|
upgrade
verb
|
|
yükseltmek,
terfi ettirmek,
iyileştirmek,
düzeltmek
|
bid up
verb
|
|
fiyatı artırmak
|
economize
verb
|
|
kısmak,
ekonomi yapmak,
idareli kullanmak
|
save
verb
|
|
kurtarmak,
korumak,
tasarruf etmek,
biriktirmek,
kayda geçirmek
|
aggrandize
verb
|
|
yüceltmek,
büyütmek,
çoğaltmak,
abartmak
|
amplify
verb
|
|
yükseltmek,
büyütmek,
genişletmek,
geniş olarak açıklamak
|
gain
verb
|
|
kazanmak,
almak,
elde etmek,
ulaşmak,
kâr etmek
|
build up
verb
|
|
kurmak,
kuvvetlendirmek,
geliştirmek,
övmek,
göklere çıkarmak
|
bump up
verb
|
|
yükseltmek
|
compound
verb
|
|
birleştirmek,
uzlaşmak,
çözmek,
halletmek,
taksitle ödemek
|
deepen
verb
|
|
derinleştirmek,
derinleşmek,
koyulaştırmak,
artmak,
koyulaşmak
|
eke out
verb
|
|
tamamlamak,
ilave etmek,
idareli kullanmak,
uzatmak
|
escalate
verb
|
|
yükselmek,
yükseltmek,
kızıştırmak,
çıkmak
|
step up
verb
|
|
artmak,
çıkmak,
yükselmek,
yaklaşmak,
yürümek
|
send up
verb
|
|
havaya atmak,
yukarı fırlatmak,
dalga geçmek,
kafa bulmak,
hapse atmak
|
heighten
verb
|
|
yükseltmek,
şişirmek,
yükselmek,
abartmak,
artmak
|
outbid
verb
|
|
daha fazla para sürmek
|
overbid
verb
|
|
fazla vermek,
deklare etmek
|
put on
verb
|
|
giymek,
almak,
giyinmek,
takınmak,
abartmak
|
scale up
verb
|
|
yükseltmek,
çoğaltmak,
artmak,
yükselmek
|
screw up
verb
|
|
altüst etmek,
yükseltmek,
berbat etmek,
içine etmek,
sikmek
|
exalt
verb
|
|
yüceltmek,
yükseltmek,
övmek,
güçlendirmek,
gururlandırmak
|
boom
verb
|
|
gümlemek,
gürlemek,
gümbürdemek,
uğuldamak,
gelişmek
|
swell out
verb
|
|
şişmek,
şişirmek,
yükseltmek
|
swell up
verb
|
|
şişmek,
şişirmek,
yükseltmek
|
up
verb
|
|
yükseltmek,
uyuşturucu almak
|
whip up
verb
|
|
hızlandırmak,
tahrik etmek,
çırpmak,
çalkalamak,
çabucak hazırlamak
|
work up
verb
|
|
sokmak,
getirmek,
düzenlemek,
hazırlamak,
tamamlamak
|
put up
verb
|
|
havaya kaldırmak,
kaldırmak,
kapatmak,
bildirmek,
vermek
|
run up
verb
|
|
yukarıya koşmak,
koşturmak,
koşuşmak,
birden artmak,
daralmak
|
See Also in Turkish
alkol derecesini artırmak
verb
|
|
increase the alcohol level,
needle
|
kirayı çok artırmak
verb
|
|
to increase the rent too much,
rack
|
gramajını artırmak
verb
|
|
increase the grammage,
weight
|
beş misli artırmak
verb
|
|
increase by five times,
quintuplicate
|
nüfusunu artırmak
verb
|
|
to increase the population,
populate
|
değerini artırmak
verb
|
|
increase the value of,
appreciate
|
etkisini artırmak
verb
|
|
increase the effectiveness of,
point up
|
gücünü artırmak
verb
|
|
increase one's power,
soup up
|
hızını artırmak
verb
|
|
increase the speed,
speed up,
rev up,
rev
|
fiyatı artırmak
verb
|
|
increase the price,
bid up
|
|
|
|
|
|