|
English Translation |
|
More meanings for yapıştırmak
paste
verb
|
|
yumruk atmak
|
plant
verb
|
|
dikmek,
ekmek,
koymak,
yeşillendirmek
|
fixate
verb
|
|
sabitleştirmek,
gözlerini dikmek,
katılaştırmak,
takmak,
bağlamak
|
bond
verb
|
|
bağlamak,
örmek,
tutturmak,
antrepoya koymak
|
cement
verb
|
|
sağlamlaştırmak,
pekiştirmek,
betonlamak,
çimentolamak,
güçlendirmek
|
conglutinate
verb
|
|
kaynaştırmak,
yapışmak,
kaynamak
|
fix
verb
|
|
düzeltmek,
saptamak,
takmak,
tamir etmek,
bağlamak
|
glue
verb
|
|
tutkallamak,
yapışmak,
dikkatini vermek
|
gum
verb
|
|
zamklamak
|
agglutinate
verb
|
|
tutkallamak,
bitiştirmek,
bileştirmek
|
stick
verb
|
|
ayrılmamak,
yapışmak,
sadık kalmak,
delmek,
takılmak
|
stick together
verb
|
|
ayrılmamak,
birbirinden ayrılmamak,
birbirine destek olmak,
tutturmak,
birleştirmek
|
apply
verb
|
|
uygulamak,
başvurmak,
kullanmak,
sürmek,
müracaat etmek
|
post
verb
|
|
postalamak,
asmak,
ilan etmek,
posta ile göndermek,
ilan yapıştırmak
|
post up
verb
|
|
asmak,
bilgi vermek,
tam bilgi vermek,
deftere geçirmek,
deftere kaydetmek
|
affix
verb
|
|
atmak,
takmak,
iliştirmek,
eklemek,
basmak
|
gunk up
verb
|
|
yapıştırmak
|
See Also in Turkish
pul yapıştırmak
verb
|
|
stamp
|
yara bandı yapıştırmak
verb
|
|
stick a wound band,
apply a plaster,
plaster
|
kartlara yapıştırmak
verb
|
|
stick to cards,
card
|
etiket yapıştırmak
verb
|
|
tag,
label
|
cevabı yapıştırmak
verb
|
|
paste an answer,
answer back,
retort,
give a sharp reply,
field
|
tokadı yapıştırmak
phrase
|
|
toad,
let fly at
|
ilan yapıştırmak
verb
|
|
post an advertisement,
post
|
afiş yapıştırmak
verb
|
|
post a poster,
placard
|
yakı yapıştırmak
verb
|
|
glue,
plaster
|
|
|
|
|
|