|
English Translation |
|
More meanings for yatmak
lie
verb
|
|
yalan söylemek,
uzanmak,
kandırmak,
mideye oturmak,
yasal olmak
|
go to bed
verb
|
|
yatmaya gitmek
|
rest
verb
|
|
dinlenmek,
dinlendirmek,
uyumak,
durmak,
koymak
|
lay
verb
|
|
koymak,
hazırlamak,
kurmak,
sermek,
yerleştirmek
|
couch
verb
|
|
ifade etmek,
söylemek,
mızrağı indirmek,
nakışlamak,
kataraktı tedavi etmek
|
be couched
verb
|
|
uzanmak
|
incline
verb
|
|
eğilmek,
eğmek,
eğim yapmak,
baş eğerek selâmlamak,
eğilimi olmak
|
kip
verb
|
|
uyumak,
uzanmak
|
kip down
verb
|
|
uzanmak
|
lay oneself down
verb
|
|
yatmak
|
lie down
verb
|
|
uzanmak
|
lie up
verb
|
|
dinlenmek,
istirahat etmek,
saklanmak,
tersanede yatmak
|
recline
verb
|
|
yaslanmak,
dayamak,
uzanmak,
arkaya yatmak,
birbirine dayamak
|
repose
verb
|
|
yaslanmak,
güvenmek,
yatırmak,
dinlenmek,
dayanmak
|
repose oneself
verb
|
|
uzanmak,
dinlenmek,
istirahat etmek
|
have a screw
verb
|
|
cinsel ilişkiye girmek,
becermek
|
go to sleep
verb
|
|
uyumak,
uykuya dalmak,
uyuşmak,
karıncalanmak
|
sleep with
verb
|
|
cinsel ilişkiye girmek,
sevişmek,
ilişkiye girmek
|
bang
verb
|
|
çarpmak,
vurmak,
küt diye çarpmak,
güm diye çarpmak,
sevişmek
|
turn in
verb
|
|
içine kıvırmak,
geri vermek,
iade etmek,
teslim etmek,
ihbar etmek
|
hit the hay
phrase
|
|
yatağa girmek
|
hit the sack
phrase
|
|
kafayı vurup yatmak
|
See Also in Turkish
yatakta yatmak
verb
|
|
sleeping on a bed,
bunk,
bunk down
|
erken yatmak
noun
|
|
go to bed early,
keep early hours
|
yan gelip yatmak
verb
|
|
come and lie down,
sit back
|
hastaneye yatmak
verb
|
|
hospitalize,
enter a hospital
|
sırtüstü yatmak
verb
|
|
lie supine,
lie back
|
sarılıp yatmak
verb
|
|
hug,
cuddle up,
snuggle
|
yüzüstü yatmak
verb
|
|
lie down,
welter
|
yatağa yatmak
verb
|
|
bed,
retire,
retire to rest
|
hapis yatmak
verb
|
|
jail,
serve one's time,
serve
|
yan yatmak
verb
|
|
lie down,
careen,
rake
|
Similar Words
yanlış tanıtmak
verb
|
|
misrepresent
|
abartmak
phrase, verb
|
|
exaggerate,
overdo,
overcharge,
aggrandize,
embellish
|
duygularını gizlemek
verb
|
|
to hide one's feelings,
dissemble,
dissimulate
|
yanlış yönlendirmek
noun, verb
|
|
mislead,
misdirect,
misguide,
misguidance
|
kelime oyunu yapmak
verb
|
|
make a word game,
pun,
equivocate,
quibble
|
yanlış bilgi vermek
verb
|
|
give false information,
give the bum steer,
misinform
|
gizlemek
phrase, noun, verb
|
|
hide,
dissemble,
keep in dark,
cloak,
bury
|
Nearby Translations
|
|
|
|
|