|
English Translation |
|
More meanings for eziyet etmek
harry
verb
|
|
yağmalamak,
yakıp yıkmak,
bozmak,
sinirini bozmak
|
torture
verb
|
|
işkence etmek,
çektirmek,
çarpıtmak
|
grind down
verb
|
|
çektirmek,
üzmek
|
pain
verb
|
|
üzmek,
acıtmak,
canını yakmak
|
afflict
verb
|
|
acı vermek,
üzmek,
sarsmak
|
agonize
verb
|
|
işkence etmek,
kıvranmak,
acı çektirmek,
kıvrandırmak,
işkence görmek
|
dragoon
verb
|
|
zulmetmek,
işkence yapmak,
zorla yaptırmak
|
excruciate
verb
|
|
acı vermek,
işkence etmek
|
torment
verb
|
|
acı çektirmek,
işkence etmek
|
grind out
verb
|
|
yazmak,
kaleme almak,
çalmak,
zorla yaptırmak,
çektirmek
|
maltreat
verb
|
|
kötü davranmak,
hırpalamak
|
oppress
verb
|
|
ezmek,
baskı yapmak,
sıkıştırmak,
sıkmak,
bunaltmak
|
persecute
verb
|
|
acı çektirmek,
işkence etmek,
sıkıntı vermek
|
rack
verb
|
|
fıçıdan çekmek,
germek,
rafa kaldırmak,
uzatmak,
askıya asmak
|
tyrannize
verb
|
|
zulmetmek,
baskı yapmak,
ezmek
|
tyrannize over
verb
|
|
zulmetmek
|
wrong
verb
|
|
haksızlık etmek,
günahına girmek
|
lead a dance
phrase
|
|
başına iş açmak,
üzmek,
hayatı zehir etmek
|
See Also in Turkish
Similar Words
|
|
|
|
|