|
English Translation |
|
More meanings for yardım etmek
help
verb
|
|
yardımcı olmak,
kurtarmak,
başa çıkmak,
yararı olmak,
imdadına yetişmek
|
assist
verb
|
|
yardımcı olmak,
desteklemek,
hazır bulunmak
|
afford assistance
verb
|
|
yardım etmek
|
lend assistance
verb
|
|
yardımcı olmak
|
bear a hand
verb
|
|
yardım eli uzatmak
|
bear out
verb
|
|
desteklemek,
doğrulamak,
onaylamak
|
bear up
verb
|
|
destek olmak,
dayanmak,
neşelenmek
|
befriend
verb
|
|
elinden tutmak,
dostça davranmak
|
comfort
verb
|
|
rahatlatmak,
avutmak,
teselli etmek,
rahat ettirmek,
yatıştırmak
|
further
verb
|
|
ilerletmek,
kolaylaştırmak
|
aid
verb
|
|
yardımcı olmak
|
hand
verb
|
|
vermek,
uzatmak
|
lend help to
verb
|
|
yardım etmek
|
lend oneself to
verb
|
|
yanaşmak
|
give a lift
verb
|
|
arabayla bırakmak,
arabayla götürmek,
kaldırmak
|
pull through
verb
|
|
kurtarmak,
toparlamasını sağlamak,
iyileştirmek,
atlatmak,
içinden çıkmak
|
second
verb
|
|
desteklemek,
göreve getirmek,
destek vermek
|
see through
verb
|
|
destek olmak,
yarı yolda bırakmamak,
sonuna kadar götürmek,
yarım bırakmamak,
arasından bakmak
|
service
verb
|
|
hizmet vermek,
bakımını yapmak,
tamir etmek,
müşteriye bakmak,
çiftleştirmek
|
support
verb
|
|
desteklemek,
destek olmak,
sürdürmek,
geçindirmek,
tutmak
|
make oneself useful
verb
|
|
yararlı olmak
|
give a leg up
phrase
|
|
desteklemek,
atlamasına yardım etmek
|
give a hand
phrase
|
|
el atıvermek
|
lend a hand
phrase
|
|
el atıvermek
|
See Also in Turkish
Similar Words
|
|
|
|
|