|
English Translation |
|
More meanings for kullanmak
use
verb
|
|
yararlanmak,
faydalanmak,
davranmak,
muamele etmek,
adet edinmek
|
utilize
verb
|
|
yararlanmak,
istifade etmek,
yarar sağlamak,
faydalı hale getirmek
|
operate
verb
|
|
çalıştırmak,
işletmek,
çalışmak,
işlemek,
ameliyat etmek
|
employ
verb
|
|
çalıştırmak,
görevlendirmek,
iş vermek,
harcamak,
meşgul etmek
|
make use of
verb
|
|
faydalanmak,
yararlanmak
|
exploit
verb
|
|
sömürmek,
faydalanmak,
işletmek,
kötüye kullanmak,
istismar etmek
|
apply
verb
|
|
uygulamak,
başvurmak,
sürmek,
müracaat etmek,
yapıştırmak
|
handle
verb
|
|
işlemek,
ele almak,
ellemek,
dokunmak,
üstesinden gelmek
|
drive
verb
|
|
sürmek,
çalıştırmak,
araba kullanmak,
önüne katmak,
gütmek
|
wield
verb
|
|
kullanmak
|
run
verb
|
|
çalıştırmak,
koşmak,
yayınlamak,
kaçmak,
uzanmak
|
harness
verb
|
|
koşmak,
koşum takmak
|
take advantage of
verb
|
|
yararlanmak,
faydalanmak,
çıkar sağlamak,
istismar etmek
|
exert
verb
|
|
uygulamak,
harcamak
|
dispose
verb
|
|
düzenlemek,
isteklendirmek,
ikna etmek,
kontrolünde tutmak
|
draw on
verb
|
|
giymek,
çekmek,
cezbetmek,
neden olmak,
yaklaşmak
|
dispose of
verb
|
|
satmak,
halletmek,
zararsız hale getirmek,
elden çıkarmak,
kurtulmak
|
pilot
verb
|
|
pilotluk yapmak,
uçak kullanmak,
yol göstermek,
kılavuzluk etmek
|
ply
verb
|
|
eğmek,
yapmak,
icra etmek,
işletmek,
sıkıştırmak
|
turn to account
verb
|
|
yararlanmak
|
put account
verb
|
|
yararlanmak
|
lay on
verb
|
|
yüklemek,
koymak,
sürmek,
tesisat döşemek,
sağlamak
|
engage
verb
|
|
tutmak,
bağlanmak,
bağlamak,
çekmek,
söz vermek
|
head
verb
|
|
gitmek,
yönelmek,
başında olmak,
başı çekmek,
yönetmek
|
call forth
verb
|
|
neden olmak,
yol açmak,
sarfetmek
|
ride
verb
|
|
binmek,
üst üste binmek,
arabayla gezmek,
arabaya binmek
|
roll
verb
|
|
gümbür gümbür çalmak,
yuvarlamak,
yuvarlanmak,
sarmak,
gitmek
|
See Also in Turkish
bilgisayar kullanmak
verb
|
|
using computer,
compute
|
kötüye kullanmak
verb
|
|
abuse,
misuse,
defile,
make a draft on,
betray
|
uçak kullanmak
verb
|
|
aviate,
pilot
|
oy kullanmak
verb
|
|
to vote,
vote,
cast one's vote
|
yerine kullanmak
verb
|
|
substitute
|
gözlük kullanmak
verb
|
|
use glasses,
wear glasses
|
ortak kullanmak
verb
|
|
joint use,
share
|
araba kullanmak
verb
|
|
drive,
drive a car,
tool
|
zor kullanmak
verb
|
|
tough,
resort to force,
strong arm
|
Similar Words
yararlanmak
verb
|
|
benefit,
use,
enjoy,
utilize,
turn to account
|
faydalanmak
verb
|
|
use,
take advantage of,
profit by,
make use of,
trade on
|
başvurmak
noun, verb
|
|
apply,
consult,
resort,
refer,
have recourse to
|
sermayeleştirmek
verb
|
|
capitalize
|
çıkar sağlamak
verb
|
|
make a profit,
profit from,
take advantage of,
suck advantage out of,
capitalize
|
|
|
|
|
|