|
English Translation |
|
More meanings for oyalamak
stall
verb
|
|
geciktirmek,
stop etmek,
hızı kesilerek düşmek,
zaman kazanmak,
saplanmak
|
put off
verb
|
|
ertelemek,
baştan savmak,
soğutmak,
canını sıkmak,
zorla indirmek
|
divert
verb
|
|
yönlendirmek,
dağıtmak,
çevirmek,
başka yöne çekmek,
ayırmak
|
string along
verb
|
|
kandırmak,
ayak uydurmak,
birlikte gitmek,
peşinden gitmek
|
waste time
verb
|
|
oyalanmak
|
delay
verb
|
|
geciktirmek,
ertelemek,
gecikmek,
geç kalmak,
alıkoymak
|
temporize
verb
|
|
ayak uydurmak,
zamana uymak,
uygun zamanı kollamak
|
entertain
verb
|
|
eğlendirmek,
ağırlamak,
misafir etmek,
aklında bulundurmak
|
amuse
verb
|
|
eğlendirmek,
güldürmek,
neşelendirmek
|
stall off
verb
|
|
atlatmak,
kandırmak,
geciktirmek
|
embroider
verb
|
|
süslemek,
nakışla süslemek,
allayıp pullamak,
şişirmek,
abartmak
|
See Also in Turkish
Similar Words
Nearby Translations
|
|
|
|
|
|