|
English Translation |
|
More meanings for şişirmek
exaggerate
verb
|
|
abartmak,
büyütmek,
aşırıya kaçmak,
abartılı konuşmak,
ileri gitmek
|
puff
verb
|
|
kabartmak,
üflemek,
püflemek,
kabarmak,
övmek
|
pump up
verb
|
|
yükseğe pompalamak,
hava basmak
|
pump
verb
|
|
pompalamak,
tulumba ile çekmek,
hava basmak,
ağzından lâf almak,
ağız aramak
|
blow up
verb
|
|
havaya uçurmak,
tahrip etmek,
patlatmak,
büyütmek,
azarlamak
|
inflate
verb
|
|
hava basmak
|
swell up
verb
|
|
şişmek,
yükseltmek,
artırmak
|
swell out
verb
|
|
şişmek,
yükseltmek,
artırmak
|
bag
verb
|
|
torbaya koymak,
çantaya koymak,
çuvala koymak,
yakalamak,
avlamak
|
balloon
verb
|
|
balonla uçmak,
abartmak,
havadan atmak,
zam yapmak,
şişmek
|
bloat
verb
|
|
kabartmak,
kabarmak,
şişmek,
tütsülemek
|
bulk
verb
|
|
şişmek,
büyümek,
önemli olmak
|
distend
verb
|
|
gerilmek,
germek,
şişmek
|
puff up
verb
|
|
kabartmak,
aşırı övmek,
öve öve bitirememek,
göğsünü kabartmak,
çıkmak
|
embroider
verb
|
|
oyalamak,
süslemek,
nakışla süslemek,
allayıp pullamak,
abartmak
|
expand
verb
|
|
genişletmek,
büyütmek,
genişlemek,
büyümek,
açmak
|
fill
verb
|
|
doldurmak,
doyurmak,
dolmak,
dolgu yapmak,
şişmek
|
heave
verb
|
|
öğürmek,
çekmek,
atmak,
kaldırmak,
kabarmak
|
heighten
verb
|
|
yükseltmek,
artırmak,
yükselmek,
abartmak,
artmak
|
overcharge
verb
|
|
fazla yük,
fazla yüklemek,
fahiş fiyatla satmak,
kazıklamak,
fazla para almak
|
pad
verb
|
|
pamukla doldurmak,
keçe ile kaplamak,
ped koymak
|
pad out
verb
|
|
uzatmak
|
pile it on
verb
|
|
abartmak
|
put it on
verb
|
|
abartmak,
fazla göstermek,
gibi göstermek,
taslamak,
kilo almak
|
put it on thick
verb
|
|
abartmak
|
tumefy
verb
|
|
şişmek,
kabarmak
|
run up
verb
|
|
yukarıya koşmak,
koşturmak,
koşuşmak,
birden artmak,
daralmak
|
bloat up
noun
|
|
kabartmak
|
See Also in Turkish
Similar Words
fışkırmak
verb
|
|
flush,
squirt,
spout,
spurt,
gush out
|
çıkıntı yapmak
verb
|
|
protrude,
overhang,
jut out,
jut,
stand out
|
kabartmak
noun, verb
|
|
fluff,
puff up,
puff,
blister,
raise
|
gerilmek
verb
|
|
distend,
strain,
be stretched,
be stressed,
be tightened
|
üflemek
verb
|
|
blow,
blow out,
puff,
puff out,
insufflate
|
|
|
|
|
|