|
English Translation |
|
More meanings for zeki
intelligent
adjective
|
|
akıllı,
yetenekli,
kabiliyetli,
usta,
kültürlü
|
smart
adjective
|
|
akıllı,
şık,
kurnaz,
güzel,
uyanık
|
clever
adjective
|
|
akıllı,
becerikli,
yetenekli,
zarif,
cin gibi
|
bright
adjective
|
|
parlak,
aydınlık,
canlı,
ışıltılı,
berrak
|
brilliant
adjective
|
|
parlak,
görkemli,
ışıl ışıl,
berrak,
parlak zekâlı
|
discerning
adjective
|
|
anlayışlı,
anlar
|
astute
adjective
|
|
akıllı,
kurnaz,
açıkgöz,
cin gibi
|
ingenious
adjective
|
|
yaratıcı,
hünerli,
marifetli,
becerikli,
usta
|
brainy
adjective
|
|
akıllı
|
sharp
adjective
|
|
keskin,
net,
sivri,
sert,
kesici
|
keen
adjective
|
|
keskin,
istekli,
düşkün,
meraklı,
hevesli
|
intellectual
adjective
|
|
aydın,
entellektüel,
zihinsel
|
shrewd
adjective
|
|
kurnaz,
zekice,
uyanık,
akıllıca,
açıkgöz
|
subtle
adjective
|
|
ince,
incelikli,
hoş,
zekice,
tatlı
|
cute
adjective
|
|
sevimli,
şirin,
cici,
akıllı,
kurnaz
|
neat
adjective
|
|
temiz,
zarif,
düzenli,
susuz,
muntazam
|
apt
adjective
|
|
uygun,
yerinde,
eğilimli,
eğimli
|
penetrating
adjective
|
|
delici,
etkili,
keskin,
içe işleyen,
içine işleyen
|
perspicacious
adjective
|
|
kavrama yeteneği yüksek
|
understanding
adjective
|
|
anlayışlı,
halden anlar,
halden anlayan,
akıllı,
kafalı
|
sapient
adjective
|
|
akıllı,
ukalâ,
bilmiş,
sözde akıllı
|
longheaded
adjective
|
|
ileriyi gören,
sağduyulu,
akıllı
|
clear
adjective
|
|
açık,
net,
berrak,
temiz,
belli
|
luminous
adjective
|
|
aydınlık,
parlak,
açık
|
quick on the trigger
adjective
|
|
tetikte,
hazırcevap
|
quick of comprehension
adjective
|
|
anlayışı kuvvetli
|
subtile
adjective
|
|
ince,
hoş,
tatlı,
kolay farkedilmez,
kurnaz
|
spiritual
adjective
|
|
manevi,
ruhsal,
ruhani,
dini,
düşünsel
|
sparkling
adjective
|
|
köpüklü,
parlak,
parlayan,
ışıl ışıl,
pırıl pırıl
|
nifty
adjective
|
|
şık,
havalı,
güzel
|
perceptional
adjective
|
|
algılama
|
penetrative
adjective
|
|
delici,
keskin,
etkili,
içe işleyen,
içine işleyen
|
as fresh as paint
adjective
|
|
pırıl pırıl,
cin gibi
|
nimble-witted
adjective
|
|
kıvrak zekâlı,
hazırcevap,
leb demeden leblebiyi anlayan
|
quick-witted
adjective
|
|
kıvrak zekâlı,
hazırcevap,
cin gibi
|
sharp-witted
adjective
|
|
keskin zekâlı,
cin gibi
|
keen-witted
adjective
|
|
keskin zekâlı
|
See Also in Turkish
Similar Words
yetenekli
adjective
|
|
talented,
capable,
able,
skilled,
gifted
|
bilgili
adjective
|
|
knowledgeable,
informed,
learned,
versed,
wise
|
akıllı
noun, adjective
|
|
smart,
intelligent,
clever,
cute,
wise
|
idrak yeteneği olan
adjective
|
|
cognitive,
cognizant,
percipient
|
Nearby Translations
|
|
|
|
|