|
English Translation |
|
More meanings for kurnaz
cunning
adjective
|
|
marifetli,
sevimli,
açıkgöz,
şirin,
tilki gibi
|
crafty
adjective
|
|
düzenbaz,
tilki gibi,
şeytan
|
shrewd
adjective
|
|
zekice,
zeki,
uyanık,
akıllıca,
açıkgöz
|
sly
adjective
|
|
sinsi,
muzip,
şeytan,
tilki gibi
|
slick
adjective
|
|
kaygan,
düzgün,
düz,
usta,
becerikli
|
smart
adjective
|
|
akıllı,
zeki,
şık,
güzel,
uyanık
|
wily
adjective
|
|
şeytan,
cin fikirli
|
cagey
adjective
|
|
tedbirli,
ağzı sıkı,
sırrını söylemeyen,
kapalı kutu,
ihtiyatlı
|
astute
adjective
|
|
zeki,
akıllı,
açıkgöz,
cin gibi
|
foxy
adjective
|
|
tilki gibi,
kızıl kahverengi,
sararmış
|
feline
adjective
|
|
kedi,
kedi gibi,
kedilere ait
|
tricky
adjective
|
|
hileli,
aldatıcı,
ince,
düzenbaz,
nazik
|
artful
adjective
|
|
sanatlı,
ustalıklı,
şeytan,
ustalık gerektiren
|
calculating
adjective
|
|
hesap-,
bencil,
çıkarcı,
egoist,
işini bilen
|
knowing
adjective
|
|
bilen,
haberdar,
bilgili,
akıllı,
anlayan
|
heady
adjective
|
|
düşüncesiz,
atak,
açıkgöz,
inatçı,
sert
|
sharp
adjective
|
|
keskin,
net,
sivri,
sert,
kesici
|
weasel
noun
|
|
gelincik,
sansar,
samur,
sinsi kimse,
paletli kar arabası
|
canny
adjective
|
|
açıkgöz,
tedbirli,
zarif,
uyanık,
hoş
|
arch
adjective
|
|
baş,
şahı,
şeytan gibi,
cin gibi,
en iyisi
|
dodger
noun
|
|
madrabaz,
vurguncu,
kaytarıcı,
geçiştiren kimse,
el ilanı
|
cute
adjective
|
|
sevimli,
şirin,
cici,
zeki,
akıllı
|
quirky
adjective
|
|
ilginç,
acayip,
değişik
|
shifty
adjective
|
|
kaypak,
güvenilmez,
işini bilir,
becerikli,
yapmacık
|
dodgy
adjective
|
|
çok tehlikeli,
şüpheli,
riskli,
sağlıksız,
anasının gözü
|
fox
noun
|
|
tilki
|
coon
noun
|
|
rakun,
zenci
|
roguish
adjective
|
|
çapkın,
serseri,
derbeder,
düzenbaz
|
catty
adjective
|
|
sinsi,
hain,
kedi gibi
|
politic
adjective
|
|
politik,
siyasi,
siyasal,
tedbirli,
çıkarcı
|
slim
adjective
|
|
ince,
narin,
zayıf,
az,
yetersiz
|
cattish
adjective
|
|
kedi gibi,
sinsi,
hain
|
subtile
adjective
|
|
ince,
hoş,
tatlı,
kolay farkedilmez,
zeki
|
wide awake
adjective
|
|
uyanık,
tamamen uyanık,
cin gibi,
açıkgöz
|
serpentine
adjective
|
|
kıvrımlı,
yılan gibi,
kıvrık,
dolambaçlı,
hilebaz
|
downy
adjective
|
|
tüylü,
havlı,
yumuşacık,
tüy gibi,
anasının gözü
|
designing
adjective
|
|
düzenbaz,
becerikli
|
leery
adjective
|
|
temkinli,
uyanık,
açıkgöz
|
slyboots
noun
|
|
akıl kumkuması
|
vulpine
adjective
|
|
tilki gibi,
tilkiye ait
|
sly old fox
noun
|
|
yaşlı kurt
|
wise guy
noun
|
|
ukalâ,
bilmiş,
hinoğlu hin
|
wheeler-dealer
noun
|
|
kurnaz politikacı,
hileci tüccar
|
hard-boiled
adjective
|
|
katı,
pişkin,
yüzsüz,
kaşarlanmış,
kurt
|
See Also in Turkish
Similar Words
zeki
adjective
|
|
clever,
intelligent,
smart,
bright,
brilliant
|
entrikacı
noun, adjective
|
|
scheming,
schemer,
intriguing,
intriguer,
plotter
|
düzenbaz
noun, adjective
|
|
rogue,
trickster,
deceitful,
shyster,
impostor
|
açıkgöz
noun, adjective
|
|
canny,
heady,
shrewd,
smart,
knowing
|
kaypak
adjective
|
|
slippery,
shifty,
unreliable,
elusive,
unctuous
|
sinsi
adjective
|
|
insidious,
sneaky,
sly,
sneaking,
furtive
|
tilki gibi
adjective
|
|
like a fox,
foxy,
sly,
crafty,
cunning
|
Nearby Translations
|
|
|
|
|