|
English Translation |
|
More meanings for haşlamak
boil
verb
|
|
kaynatmak,
fokurdatmak,
kaynamak,
fokurdamak,
haşlanmak
|
scald
verb
|
|
kaynatmak,
kaynar su dökmek,
sıcak su ile yakmak
|
scold
verb
|
|
azarlamak,
çıkışmak,
paylamak,
terslemek
|
give a talking-to
verb
|
|
azarlamak
|
baste
verb
|
|
yağlamak,
dövmek,
dayak atmak,
sopa atmak,
azarlamak
|
bawl out
verb
|
|
azarlamak,
bağırıp çağırmak
|
berate
verb
|
|
azarlamak,
fırça atmak
|
carpet
verb
|
|
halı döşemek,
kaplamak,
örtmek,
azarlamak
|
seethe
verb
|
|
kaynaşmak,
kudurmak,
kaynamak,
köpürmek,
dolup taşmak
|
upbraid
verb
|
|
çıkışmak,
azarlamak
|
blanch
verb
|
|
beyazlatmak,
ağartmak,
kalaylamak,
rengini açmak,
soldurmak
|
call over the coals
phrase
|
|
azarlamak,
gözünü korkutmak
|
See Also in Turkish
Similar Words
küfretmek
verb
|
|
swear,
vituperate,
revile,
blaspheme against,
curse
|
azarlamak
phrase, noun, verb
|
|
rebuke,
scold,
berate,
reprimand,
lecture
|
görev vermek
verb
|
|
task,
tell off
|
söylenmek
verb
|
|
grouch,
murmur,
grouse,
snarl,
grumble
|
çıkışmak
phrase, verb
|
|
inveigh,
blister,
upbraid,
jump on,
scold
|
sövmek
verb
|
|
revile,
swear,
curse,
call names,
rail
|
Nearby Translations
|
|
|
|
|