|
English Translation |
|
More meanings for eleştirmek
criticize
verb
|
|
kusur bulmak,
kritiğini yapmak,
tenkit etmek
|
examine
verb
|
|
incelemek,
sınamak,
sorgulamak,
denetlemek,
muayene etmek
|
comment
verb
|
|
yorumlamak,
değerlendirmek,
düşüncesini açıklamak
|
animadvert
verb
|
|
tenkit etmek
|
attack
verb
|
|
saldırmak,
hücum etmek,
koyulmak,
taarruz etmek,
dil uzatmak
|
carp
verb
|
|
beğenmemek,
kusur bulmak,
mızmızlanmak
|
censure
verb
|
|
tenkit etmek,
kınamak,
suçlamak
|
chastise
verb
|
|
cezalandırmak,
suçlamak,
yerden yere vurmak,
dövmek,
dayak atmak
|
clobber
verb
|
|
yenmek,
dayak atmak,
acımasızca dövmek,
benzetmek
|
damn
verb
|
|
lanetlemek,
belâ okumak,
lanet etmek,
reddetmek,
kesinlikle kabul etmemek
|
expostulate
verb
|
|
uyarmak,
sitem etmek,
itiraz etmek,
öğüt vermek
|
pan
verb
|
|
sert eleştiri yapmak,
tavada pişirmek
|
put down
verb
|
|
bastırmak,
yere koymak,
indirmek,
öldürmek,
kısmak
|
review
verb
|
|
gözden geçirmek,
yeniden incelemek,
teftiş etmek,
geçmişi anmak,
yeniden göz atmak
|
riddle
verb
|
|
bulmaca çözmek,
bilmecenin cevabını söylemek,
sırrını çözmek,
bilmece gibi konuşmak,
üstü kapalı konuşmak
|
notice
verb
|
|
bildirmek,
farketmek,
farkına varmak,
dikkat etmek,
önemsemek
|
See Also in Turkish
sert bir dille eleştirmek
verb
|
|
criticize,
wade in,
wade into,
flay
|
acımasızca eleştirmek
phrase, verb
|
|
ruthlessly criticize,
cut up,
scarify,
slam,
pull to pieces
|
yazısında eleştirmek
verb
|
|
criticize in the summer,
sling ink
|
şiddetle eleştirmek
verb
|
|
vigorously criticize,
excoriate,
rap,
badmouth,
slate
|
sertçe eleştirmek
verb
|
|
criticize,
knock
|
ağır eleştirmek
phrase, noun, verb
|
|
criticize,
scorch,
score,
slash,
razz
|
Similar Words
kınamak
noun, verb
|
|
condemn,
reprimand,
censure,
denounce,
reproach
|
söylenmek
verb
|
|
grouch,
murmur,
grouse,
snarl,
grumble
|
yermek
verb
|
|
revile,
revile against,
revile at,
satirize,
slander
|
|
|
|
|
|