|
English Translation |
|
More meanings for çiğnemek
chew
verb
|
|
kafa yormak,
tütün çiğnemek,
düşünüp taşınmak,
derin derin düşünmek
|
masticate
verb
|
|
çiğnemek
|
run over
verb
|
|
koşarak gitmek,
koşarak geçmek,
taşmak,
ezmek,
üstünden geçmek
|
trample
verb
|
|
ezmek,
ayaklar altına almak
|
trample down
verb
|
|
ezmek
|
run down
verb
|
|
aşağıya koşmak,
dökülmek,
akmak,
kötüye gitmek,
durmak
|
violate
verb
|
|
ihlal etmek,
bozmak,
ırzına geçmek,
tutmamak,
tecâvüz etmek
|
break
verb
|
|
kırmak,
kırılmak,
ara vermek,
koparmak,
kopmak
|
outrage
verb
|
|
hakaret etmek,
tecâvüz etmek,
zorlamak,
zedelemek,
kırmak
|
champ
verb
|
|
ısırmak,
hapur hupur çiğnemek
|
chump
verb
|
|
çiğnemek
|
contravene
verb
|
|
karşı çıkmak,
başkaldırmak,
itiraz etmek,
uymamak
|
crunch
verb
|
|
çıtırdamak,
ezmek,
kıtır kıtır yemek,
hışırdamak
|
infringe
verb
|
|
ihlal etmek,
tecâvüz etmek,
bozmak,
hakkını yemek
|
override
verb
|
|
atı yormak,
at ile üzerinden geçmek,
ağır basmak,
hakkını çiğnemek,
üst üste binmek
|
squelch
verb
|
|
susturmak,
ezmek,
bastırmak,
pestilini çıkarmak,
suda yürümek
|
stamp
verb
|
|
damgalamak,
basmak,
ezmek,
tasdik etmek,
onaylamak
|
swamp
verb
|
|
yenmek,
batırmak,
hiçe saymak
|
tramp
verb
|
|
yaya gitmek,
sürtmek,
serserice dolaşmak,
ağır adımlarla yürümek
|
transgress
verb
|
|
aşmak,
günah işlemek,
karşı gelmek
|
See Also in Turkish
Similar Words
Nearby Translations
|
|
|
|
|