|
Turkish Translation |
|
See Also in English
for
conjunction, preposition
|
|
için,
nedeniyle,
amacıyla,
uygun,
dolayı
|
be anxious
verb
|
|
endişeli olmak,
endişe etmek,
merak etmek
|
anxious
adjective
|
|
endişeli,
kaygılı,
huzursuz,
istekli,
hevesli
|
be
verb
|
|
olmak,
var olmak,
bulunmak,
tutmak,
durmak
|
See Also in Turkish
|
|
|
|
|
|