|
English Translation |
|
More meanings for dalgın
pensive
adjective
|
|
düşünceli
|
preoccupied
adjective
|
|
kafası meşgul,
endişeli
|
dreamy
adjective
|
|
rüya gibi,
hayalperest,
romantik,
rüya dolu,
olağanüstü
|
wistful
adjective
|
|
hasret çeken,
istekli,
arzulu,
düşünceli,
özlemiş
|
faraway
adjective
|
|
uzak,
dalıp gitmiş,
uzun,
hayal aleminde
|
ruminative
adjective
|
|
düşünceli
|
absent
adjective
|
|
yok,
bulunmayan,
devamsız
|
lost
adjective
|
|
kayıp,
kaybolmuş,
kaybedilmiş,
şaşırmış,
mahvolmuş
|
abstracted
adjective
|
|
soyutlanmış,
düşünceli
|
meditative
adjective
|
|
düşünceli
|
vacuous
adjective
|
|
anlamsız,
boş,
amaçsız,
ifadesiz
|
distrait
adjective
|
|
dalgın
|
thoughtful
adjective
|
|
düşünceli,
özenli,
dikkatli
|
moony
adjective
|
|
ay gibi,
ay ışıklı
|
wandering
adjective
|
|
göçebe,
amaçsızca dolaşan,
serseri,
avare,
başıboş dolaşan
|
glassy
adjective
|
|
camsı,
cam gibi,
donuk,
ayna gibi
|
stargazer
noun
|
|
hayalci,
hayalperest,
idealist
|
plunged in thought
adjective
|
|
düşünceye dalmış
|
vague
adjective
|
|
belirsiz,
müphem,
anlaşılmaz,
hayal meyal,
kararsız
|
unheedful
adjective
|
|
dikkatsiz,
umursamaz,
ihmalci
|
vacant
adjective
|
|
boş,
sahipsiz,
açık,
varissiz,
terkedilmiş
|
reflective
adjective
|
|
yansıtıcı,
yansıtan,
düşünceli,
aksettiren
|
deep
adjective
|
|
derin,
koyu,
ağır,
içten,
şiddetli
|
engrossed
adjective
|
|
dalmış,
meşgul,
düşünceye dalmış
|
far off
adverb
|
|
uzakta,
uzak
|
far away
adverb
|
|
uzakta,
uzak,
çok uzakta
|
ruminant
adjective
|
|
geviş getiren,
düşünceli,
dalıp gitmiş
|
absent-minded
adjective
|
|
dalgın
|
self-absorbed
adjective
|
|
dalıp gitmiş,
bencil,
kendini düşünen
|
far-off
adjective
|
|
uzak,
ırak,
uzun,
dalıp gitmiş
|
wool-gathering
adjective
|
|
hayalci,
başında kavak yelleri esen
|
See Also in Turkish
Similar Words
Nearby Translations
|
|
|
|
|