|
English Translation |
|
More meanings for farzetmek
assume
verb
|
|
üstlenmek,
saymak,
almak,
sanmak,
taslamak
|
suppose
verb
|
|
varsaymak,
zannetmek,
düşünmek,
sanmak,
saymak
|
imagine
verb
|
|
düşünmek,
hayal etmek,
düşlemek,
tasavvur etmek,
sanmak
|
theorize
verb
|
|
kuramlaştırmak
|
presume
verb
|
|
varsaymak,
tahmin etmek,
haddini aşmak,
ihtimal vermek
|
say
verb
|
|
söylemek,
demek,
etmek,
tekrarlamak,
okumak
|
fancy
verb
|
|
düşünmek,
hoşlanmak,
fantezi kurmak,
hayâl etmek,
düşlemek
|
call
verb
|
|
aramak,
çağırmak,
seslenmek,
çağrıda bulunmak,
demek
|
deem
verb
|
|
saymak,
varsaymak,
zannetmek,
inanmak,
dikkate almak
|
opine
verb
|
|
fikrini söylemek,
görüş belirtmek,
düşünmek
|
posit
verb
|
|
varsaymak,
yerleştirmek,
yerine koymak
|
reckon as
verb
|
|
varsaymak,
saymak
|
reckon for
verb
|
|
varsaymak,
saymak
|
repute
verb
|
|
saymak,
sanmak,
olarak bilmek
|
See Also in Turkish
Similar Words
|
|
|
|
|