|
English Translation |
|
More meanings for bulaşmak
mess with
phrase
|
|
uğraşmak
|
become entangled in
phrase
|
|
başı derde girmek
|
have one's hand in
phrase
|
|
parmağı olmak,
karışmak
|
have a hand in
phrase
|
|
parmağı olmak
|
be transmitted by
verb
|
|
bulaşmak
|
be contaminated by
verb
|
|
bulaşmak
|
catch
verb
|
|
yakalamak,
tutmak,
yetişmek,
kavramak,
anlamak
|
smear
verb
|
|
lekelemek,
bulaştırmak,
kirletmek,
pislemek,
yağ bulaştırmak
|
rub on
verb
|
|
geçmek
|
be involved
verb
|
|
karışmış olmak,
ilgisi olmak
|
get at
verb
|
|
ulaşmak,
varmak,
uğraşmak,
üstüne varmak,
ortaya çıkarmak
|
smudge
verb
|
|
lekelemek,
karalamak,
lekelenmek,
bulaştırmak,
is olmak
|
welter
verb
|
|
yuvarlanmak,
karışmak,
yüzükoyun yatmak,
yüzüstü yatmak,
içinde yuvarlanmak
|
get into a row
verb
|
|
azar işitmek,
başını belâya sokmak,
çirkefe taş atmak
|
See Also in Turkish
See Also in English
|
|
|
|
|
|