|
English Translation |
|
More meanings for lekelemek
stain
verb
|
|
boyamak,
leke yapmak,
kirletmek,
renklendirmek,
kirlenmek
|
blot
verb
|
|
mürekkep lekesi yapmak,
kirletmek,
kurutma kâğıdı ile kurutmak
|
besmirch
verb
|
|
pisletmek,
kirletmek,
karalamak
|
defile
verb
|
|
kirletmek,
bozmak,
kötüye kullanmak,
tek sıra halinde yürümek
|
asperse
verb
|
|
serpmek,
iftira etmek,
çamur atmak
|
dishonor
verb
|
|
leke sürmek,
namusunu kirletmek,
şerefini sarsmak,
rezil etmek,
sözünü tutmamak
|
attaint
verb
|
|
tutulmak,
yakalanmak,
rezil etmek
|
bastardize
verb
|
|
piç olduğunu söylemek,
gayri meşru olduğunu kanıtlamak,
dejenere etmek,
alçaltmak,
alçalmak
|
bedaub
verb
|
|
bulaştırmak,
sürmek,
kirletmek,
karalamak
|
befoul
verb
|
|
kirletmek,
pisletmek
|
blacken
verb
|
|
karalamak,
karartmak,
kara çalmak,
kararmak,
siyahlatmak
|
blemish
verb
|
|
bozmak,
güzelliğini bozmak,
karalamak
|
blotch
verb
|
|
lekelenmek
|
blur
verb
|
|
bulanıklaştırmak,
bulandırmak,
bulaştırmak,
flu yapmak,
bulanmak
|
brand
verb
|
|
markalamak,
damgalamak,
dağlamak,
derin etki bırakmak,
işlemek
|
breathe upon
verb
|
|
üflemek,
karalamak
|
cloud
verb
|
|
bulutla kaplamak,
karartmak,
kapatmak,
örtmek,
gölgelemek
|
dirty
verb
|
|
kirletmek,
kirlenmek,
pisletmek,
pislenmek,
bulaştırmak
|
discolor
verb
|
|
bozmak,
rengini bozmak,
soldurmak,
solmak,
rengi değişmek
|
discolour
verb
|
|
bozmak,
rengini bozmak,
soldurmak,
solmak,
rengi değişmek
|
fleck
verb
|
|
beneklemek
|
flecker
verb
|
|
beneklemek
|
maculate
verb
|
|
leke oluşturmak
|
mottle
verb
|
|
beneklemek
|
slur
verb
|
|
ağzında yuvarlamak,
ağzında gevelemek,
kirletmek,
leke sürmek,
kötü telâffuz etmek
|
smear
verb
|
|
bulaştırmak,
kirletmek,
pislemek,
yağ bulaştırmak,
sürmek
|
smirch
verb
|
|
kirletmek
|
smudge
verb
|
|
karalamak,
lekelenmek,
bulaştırmak,
is olmak,
kara olmak
|
smutch
verb
|
|
kirletmek,
pisletmek
|
soil
verb
|
|
kirletmek,
taze otla beslemek,
pisletmek,
leke sürmek,
namusunu kirletmek
|
spatter
verb
|
|
kirletmek,
sıçratmak,
sıçramak,
çamur atmak
|
speckle
verb
|
|
benek yapmak,
beneklemek
|
splodge
verb
|
|
bulaştırmak
|
splotch
verb
|
|
bulaştırmak
|
spot
verb
|
|
benek benek olmak,
benek yapmak,
nokta yapmak,
beneklemek,
seçmek
|
sprinkle
verb
|
|
serpmek,
serpiştirmek,
sulamak,
ıslatmak,
ekmek
|
stigmatize
verb
|
|
damgalamak,
küçük düşürmek,
kınamak,
dağlamak
|
sully
verb
|
|
kirletmek
|
taint
verb
|
|
bozulmak,
bozmak,
hastalık bulaştırmak,
ahlâkını bozmak,
bulaştırmak
|
tarnish
verb
|
|
kirletmek,
donuklaşmak,
kararmak,
matlaştırmak
|
See Also in Turkish
Similar Words
sıçramak
verb
|
|
splash,
leap,
bounce,
jump,
hop
|
beneklemek
verb
|
|
speckle,
spot,
dot,
dapple,
fleck
|
kirletmek
verb
|
|
sully,
dirty,
mess,
soil,
make dirty
|
Nearby Translations
|
|
|
|
|