|
English Translation |
|
More meanings for kürek çekmek
row
verb
|
|
sandalla gezdirmek,
kürekle donatmak,
kıyameti koparmak,
kavgaya karışmak,
gürültü yapmak
|
pull oar
verb
|
|
kürek çekmek
|
oar
verb
|
|
kürek çekmek
|
go boating
verb
|
|
kayıkla gezmek
|
paddle
verb
|
|
kano kullanmak,
ayaklarını suda oynatmak,
badi badi yürümek,
kıça şaplak atmak
|
pull
verb
|
|
çekmek,
asılmak,
kalkmak,
kenara çekmek,
çevirmek
|
scull
verb
|
|
boyna etmek
|
tub
verb
|
|
banyo yapmak,
fıçıya dikmek,
yayıkta yapmak
|
See Also in Turkish
kürek
noun
|
|
shovel,
oar,
spade,
hard labor,
scoop
|
çekmek
phrase, verb
|
|
attract,
take,
draw,
withdraw,
pull
|
boşa kürek çekmek
phrase
|
|
waddle,
run in circles,
talk in circles
|
|
|
|
|
|
|