|
English Translation |
|
More meanings for kısıtlama
restriction
noun
|
|
sınırlama,
yasak,
tahdit,
kayıt
|
limitation
noun
|
|
sınırlama,
sınır,
tahdit,
had
|
restraint
noun
|
|
tutma,
sınırlama,
baskı,
tahdit,
engel
|
qualification
noun
|
|
vasıf,
nitelik,
yeterlik,
ehliyet,
niteleme
|
inhibition
noun
|
|
engelleme,
tutma,
çekingenlik,
menetme,
tutukluluk
|
constriction
noun
|
|
sıkma,
büzme,
sıkışıklık,
boğaz,
dar geçit
|
straitjacket
noun
|
|
deli gömleği,
aşırı sıkma
|
See Also in Turkish
Similar Words
|
|
|
|
|
|