|
English Translation |
|
More meanings for bulundurmak
keep
verb
|
|
tutmak,
korumak,
sağlamak,
kalmak,
sürdürmek
|
keep handy
verb
|
|
el altında bulundurmak
|
carry
verb
|
|
taşımak,
getirmek,
götürmek,
sağlamak,
geçirmek
|
stock
verb
|
|
stoklamak,
depolamak,
stok yapmak,
yığmak,
sürmek
|
See Also in Turkish
göz önünde bulundurmak
verb
|
|
consider,
take into account,
take into consideration,
make allowances for
|
kadrosunda bulundurmak
verb
|
|
have a staff,
have on the payroll
|
el altında bulundurmak
verb
|
|
have at hand,
keep handy
|
gözaltında bulundurmak
verb
|
|
keep in custody,
keep tabs on
|
üzerinde bulundurmak
verb
|
|
keep on,
tote
|
yedekte bulundurmak
verb
|
|
tow,
have in tow
|
aklında bulundurmak
verb
|
|
actually possess,
bethink oneself,
entertain,
realize
|
elinde bulundurmak
verb
|
|
keep,
possess
|
hazır bulundurmak
verb
|
|
make ready,
make available
|
mal bulundurmak
verb
|
|
possess,
stock up
|
|
|
|
|
|
|