|
English Translation |
|
More meanings for yağ çekmek
beslaver
verb
|
|
göklere çıkarmak,
öve öve bitirememek,
yaltaklanmak
|
beslobber
verb
|
|
salya bulaştırmak,
salya sümük sarılmak,
yalakalık etmek
|
blandish
verb
|
|
yaltaklanmak,
dil dökmek,
gönlünü almak
|
blarney
verb
|
|
yaltaklanmak
|
butter up
verb
|
|
pohpohlamak
|
oil
verb
|
|
yağlamak,
yağcılık yapmak
|
palaver
verb
|
|
yerlilerle görüşmek,
palavra atmak,
pohpohlamak
|
shine up to
verb
|
|
memnun etmeye çalışmak,
gözüne girmeye çalışmak
|
lay it on thickly
verb
|
|
abartmak,
pohpohlamak
|
toady
verb
|
|
dalkavukluk etmek,
yaltaklanmak
|
suck up to
noun
|
|
yağcılık etmek,
dalkavukluk etmek
|
See Also in Turkish
çekmek
phrase, verb
|
|
attract,
take,
draw,
withdraw,
pull
|
yağ
noun, adjective
|
|
oil,
fat,
grease,
adipose,
tallow
|
Similar Words
|
|
|
|
|
|