|
English Translation |
|
More meanings for ayırıcı
separator
noun
|
|
separatör,
kaymak ayırma aleti
|
distinctive
adjective
|
|
belirgin,
kendine özgü,
özel,
özgün,
karakteristik
|
sorter
noun
|
|
tasnifçi,
ayıklayıcı,
sınıflayıcı
|
discriminating
adjective
|
|
seçici,
ayıran,
fark gözeten,
ayrıcalık yapan,
farkı görebilen
|
trap
noun
|
|
tuzak,
kapan,
ağız,
dolap,
fırlatıcı
|
selector
noun
|
|
seçici,
selektör
|
diacritic
adjective
|
|
belirten,
fonetik işaret
|
disjunctive
adjective
|
|
bölen
|
sizer
noun
|
|
çirişleyici,
boy ayırıcı,
kereste boy bıçkısı,
apre tezgâhı,
ahar tezgâhı
|
See Also in Turkish
Similar Words
|
|
|
|
|
|