|
English Translation |
|
More meanings for uzlaşma
compromise
noun
|
|
ödün,
taviz,
uyuşma,
ödün vererek anlaşmaya varma
|
reconciliation
noun
|
|
uzlaştırma,
barışma,
barış,
barıştırma
|
agreement
noun
|
|
anlaşma,
sözleşme,
antlaşma,
uyuşma,
kontrat
|
settlement
noun
|
|
yerleşme,
ödeme,
anlaşma,
yerleşim yeri,
iskân
|
rapprochement
noun
|
|
barışma,
yeniden dost olma
|
accommodation
noun
|
|
kalacak yer,
uyum,
yatacak yer,
uyma,
uyuşma
|
understanding
noun
|
|
anlayış,
anlama,
kavrama,
kavrayış,
anlaşma
|
accord
noun
|
|
anlaşma,
uyum,
ahenk,
birleşme
|
reunification
noun
|
|
yeniden birleşme
|
reunion
noun
|
|
birleşme,
toplanma,
anma toplantısı,
tekrar toplanma
|
combine
noun
|
|
birlik,
kartel
|
half measure
noun
|
|
yetersiz önlem,
yarım yamalak tedbir,
karşılıklı ödün verme
|
give and take
noun
|
|
al gülüm ver gülüm,
karşılıklı fedakârlık,
fikir alışverişi
|
mediatory
adjective
|
|
uzlaştırıcı
|
give-and-take
adjective
|
|
uyuşma
|
half-way house
phrase
|
|
aşama
|
|
|
|
|
|
|