|
English Translation |
|
More meanings for kırışık
wrinkled
adjective
|
|
buruşuk,
kırış kırış,
buruş buruş
|
wrinkle
noun
|
|
kırışıklık,
buruşukluk,
buruşma,
marifet,
ustaca çözüm
|
crease
noun
|
|
kıvrım,
pli,
kat yeri,
buruşuk,
pot
|
crinkle
noun
|
|
kırışık
|
wrinkly
adjective
|
|
buruşuk,
buruş buruş,
kırış kırış,
çatık
|
ruck
noun
|
|
ayaktakımı,
sıradan insanlar,
çoğunluk,
nal toplayanlar,
geride kalan atlar
|
seam
noun
|
|
dikiş,
dikiş yeri,
bağlantı yeri,
yatak,
yara izi
|
furrow
noun
|
|
saban izi,
çizgi,
tekerlek izi
|
crinkly
adjective
|
|
kıvrımlı,
buruşuk
|
corrugation
noun
|
|
kırıştırma,
kırışma,
buruşturma
|
pucker
noun
|
|
telaş,
büzgü,
buruşukluk,
velvele,
heyecan
|
crispy
adjective
|
|
gevrek,
çıtır çıtır,
canlı,
zinde,
kıvırcık
|
liny
adjective
|
|
çizgili,
buruşuk
|
crisp
adjective
|
|
gevrek,
canlı,
taze,
gıcır gıcır,
çıtır çıtır
|
Similar Words
kıvrımlı
adjective
|
|
corrugated,
curled,
meandering,
twisted,
curly
|
buruşuk
noun, adjective
|
|
wrinkled,
crumpled,
creased,
wrinkly,
crease
|
oluklu
adjective
|
|
corrugated,
grooved
|
|
|
|
|
|