|
English Translation |
|
More meanings for kırılma
breaking
noun
|
|
kırma,
bozma,
zorla girme,
meskene tecavüz
|
break
noun
|
|
mola,
ara,
fren,
kırma,
kırık
|
fracture
noun
|
|
kırık,
çatlak,
kırma
|
breakage
noun
|
|
kırma,
kırık parça
|
refraction
noun
|
|
refraksiyon,
ışığı kırma gücü
|
refractive
adjective
|
|
ışığı kıran,
sapma,
kıran,
kırılan
|
rupture
noun
|
|
kopma,
yırtık,
fıtık,
kopukluk,
çatlak
|
refracting
noun
|
|
sapma
|
split
noun
|
|
bölünme,
yarık,
yarma,
ayrılma,
yarılma
|
offense
noun
|
|
suç,
saldırı,
gücenme,
tecâvüz,
kâlbini kırma
|
smash
noun
|
|
başarı,
iflas,
şangırtı,
parçalanma,
çarpışma
|
offence
noun
|
|
suç,
saldırı,
gücenme,
tecâvüz,
kâlbini kırma
|
See Also in Turkish
Similar Words
açıklık
noun
|
|
openness,
aperture,
clearance,
clarity,
gap
|
çatlak
phrase, noun, adjective
|
|
crack,
cracked,
fracture,
crevice,
rift
|
ağız
noun, adjective
|
|
mouth,
oral,
opening,
lip,
orifice
|
|
|
|
|
|