|
What's the Turkish word for walk? Here's a list of translations.
Turkish Translation |
|
More Turkish words for walk
yürüyüş
noun
|
|
walking,
gait,
hike,
pace,
tread
|
yürümek
verb
|
|
tread,
hike,
step,
toddle,
pace
|
yürüme
noun
|
|
walking,
toddle
|
yol
noun
|
|
way,
road,
path,
route,
track
|
dolaşmak
verb
|
|
wander,
circulate,
walk around,
roam,
kink
|
yürütmek
verb
|
|
pursue,
wage,
filch,
push,
prosecute
|
gezinti
noun
|
|
stroll,
ride,
promenade,
trip,
excursion
|
gezmek
verb
|
|
visit,
travel,
wander,
tour,
wander in
|
gezdirmek
verb
|
|
walk about,
take walk for a walk,
walk around,
show around,
trot round
|
dolaştırmak
verb
|
|
take for a walk,
walk out,
walk about,
walk around,
circulate
|
yürüyüş yolu
noun
|
|
walk
|
yürüyerek gitmek
verb
|
|
foot it
|
yürüyüşe çıkarmak
verb
|
|
take for a walk,
walk out
|
adımlamak
verb
|
|
step off,
pace off,
step out,
pace out,
pace
|
taşımak
verb
|
|
transport,
carry,
bear,
wear,
bear away
|
yürünecek yer
noun
|
|
walk
|
devriye gezme
noun
|
|
patrol
|
iş sahası
noun
|
|
province
|
koyun çiftliği
noun
|
|
sheepfarm
|
adımla ölçmek
verb
|
|
pace off,
pace out
|
yürüterek yormak
verb
|
|
walk off his feet
|
eşlik etmek
verb
|
|
accompany,
keep company,
come along,
go along,
escort
|
yürünecek mesafe
noun
|
|
walk
|
See Also in English
go for a walk
verb
|
|
yürüyüşe çıkmak,
gezintiye çıkmak,
gezmeye gitmek,
dolaşmak,
dolaşmaya çıkmak
|
walk around
noun, verb
|
|
etrafta yürümek,
dolaşmak,
etrafını dolaşmak,
dolaştırmak,
gezdirmek
|
take a walk
verb
|
|
yürüyüşe çık,
yürüyüşe çıkmak,
dolaşmak,
dolaşmaya çıkmak,
hava almak
|
walk alone
|
|
yalnız yürümek
|
walk out
verb
|
|
çıkmak,
çıkıp gitmek,
ayrılmak,
bırakmak,
yürüyüşe çıkarmak
|
walk on
verb
|
|
yürümek,
yüzüstü bırakmak,
terketmek
|
walk away
verb
|
|
uzaklaşmak,
terketmek,
yürüyüp gitmek,
geride bırakmak
|
walk in
verb
|
|
içeri yürümek,
girmek,
içeri girmek,
içeriye girmek
|
walk up
verb
|
|
yürümek,
yaklaşmak,
yanaşmak,
sokak boyunca yürümek
|
Similar Words
wander
noun, verb
|
|
gezmek,
dolaşmak,
uzaklaşmak,
gezinmek,
sapmak
|
hike
noun, verb
|
|
yürüyüş,
gezinti,
uzun yürüyüş,
yürümek,
yükselme
|
perambulation
noun
|
|
dolaşma,
gezme,
dolaşarak gözden geçirme
|
walkabout
noun
|
|
dolaşma,
gezinme,
halkın arasında dolaşma
|
saunter
noun, verb
|
|
boş boş gezmek,
aylak aylak dolaşma,
gezinme,
aylak aylak dolaşmak
|
stroll
noun, verb
|
|
gezinti,
dolaşmak,
gezinmek,
ağır ağır gezinmek
|
amble
noun, verb
|
|
yavaş yavaş dolaşmak,
rahvan koşma,
sallana sallana yürüme,
yavaş yavaş dolaşma,
rahvan koşmak
|
Nearby Translations
|
|
|
|
|