|
Turkish Translation |
|
More Turkish words for well-off
şanslı
adjective
|
|
lucky,
fortunate,
auspicious,
jammy,
prosperous
|
varlıklı
adjective
|
|
wealthy,
affluent,
rich,
brownstone,
propertied
|
hali vakti yerinde
adjective
|
|
well-endowed,
well situated,
well-to-do,
in good circumstances
|
See Also in English
well
noun, adjective, verb, adverb
|
|
iyi,
kuyu,
güzel,
çok,
iyice
|
be well-off
|
|
iyi olmak
|
be well off
verb
|
|
iyi olmak,
tıkırında olmak
|
well-off
adjective
|
|
hali vakti yerinde,
şanslı,
varlıklı
|
off
noun, adjective, verb, preposition, adverb
|
|
kapalı,
devre dışı,
uzakta,
dışında,
uzak
|
See Also in Turkish
iyi
noun, adjective, adverb
|
|
good,
well,
decent,
fine,
great
|
kapalı
adjective, adverb
|
|
closed,
off,
indoor,
shut,
covered
|
Similar Words
in the money
adjective
|
|
paranın içinde,
zengin
|
well-to-do
adjective
|
|
tuzu kuru,
hali vakti yerinde,
varlıklı
|
wealthy
adjective
|
|
zengin,
varlıklı,
paralı,
bol
|
moneyed
adjective
|
|
paralı,
zengin
|
uptown
noun, adjective, adverb
|
|
şehrin yukarısına,
şehir dışında,
şehir dışına,
şehrin yukarısındaki,
şehrin yukarı kısmı
|
|
|
|
|
|