|
English Translation |
|
More meanings for delik açmak
hole
verb
|
|
kapanmak,
delmek,
deliğe sokmak,
deliğe girmek,
yuvasına girmek
|
bore
verb
|
|
sıkmak,
daraltmak,
delmek,
oymak,
kabak tadı vermek
|
pierce
verb
|
|
delmek,
işlemek,
delip geçmek,
içinden geçmek,
nüfuz etmek
|
drill
verb
|
|
delmek,
tohum ekmek,
makine ile tohum ekmek,
matkapla delmek,
talim yaptırmak
|
make a hole in
verb
|
|
delmek
|
honeycomb
verb
|
|
petek şeklinde yapmak,
delik deşik etmek
|
ream
verb
|
|
delmek,
suyunu çıkarmak,
deliği genişletmek,
çukuru genişletmek,
sıkmak
|
ream out
verb
|
|
delmek,
sıkmak,
suyunu çıkarmak
|
run through
verb
|
|
saplamak,
çizgi çekmek
|
slot
verb
|
|
yerleştirmek,
oturtmak,
yarık açmak,
yerine oturtmak,
yoluna koymak
|
vent
verb
|
|
havalandırmak,
çıkarmak,
açığa vurmak,
belli etmek,
hava almaya çıkmak
|
dig a hole
verb
|
|
çukur kazmak,
çukur açmak
|
See Also in Turkish
See Also in English
make
noun, verb
|
|
yapmak,
sağlamak,
yaptırmak,
etmek,
elde etmek
|
hole
noun, verb
|
|
delik,
çukur,
boşluk,
oyuk,
kovuk
|
|
|
|
|
|