|
English Translation |
|
More meanings for kıyamet
doomsday
noun
|
|
kıyamet günü
|
resurrection
noun
|
|
diriliş,
diriltme,
yeniden canlanma,
yeniden ortaya çıkma
|
pandemonium
noun
|
|
şeytanların toplandığı yer,
gürültü
|
ruckus
noun
|
|
kargaşa,
gürültü,
karışıklık,
hengâme
|
ruction
noun
|
|
karışıklık,
kargaşa,
gürültü,
hengâme
|
storm
noun
|
|
fırtına,
hücum,
kasırga,
kargaşa,
öfke
|
See Also in Turkish
kıyamet günü
noun
|
|
doomsday,
the day of wrath,
crack of doom,
day of reckoning,
day of doom
|
kızılca kıyamet
noun
|
|
bedlam
|
kavga kıyamet
noun
|
|
affray,
shemozzle,
dustup,
fracas
|
kızılca kıyamet koparmak
verb
|
|
scorch,
cause a bedlam
|
kıyamet borusu
noun
|
|
doomsday,
the trump of doom,
the last trump
|
kıyamet koptu
phrase
|
|
apocalypse,
pandemonium broke out
|
Similar Words
Nearby Translations
|
|
|
|
|
|