|
English Translation |
|
More meanings for gölgede bırakmak
overshadow
verb
|
|
gölgelemek,
gölge etmek
|
overshade
verb
|
|
gölge etmek
|
outshine
verb
|
|
öne çıkmak,
daha çok parlamak
|
put into the shades
verb
|
|
gölgelemek
|
upstage
verb
|
|
hiçe saymak,
kibirli davranmak,
küçük görmek
|
cut out
verb
|
|
kesip çıkarmak,
biçmek,
yenmek,
uzatmamak,
kesmek
|
dwarf
verb
|
|
cüceleştirmek,
büyümesini önlemek,
bodur kalmak
|
eclipse
verb
|
|
tutulmasına neden olmak,
ışığını kesmek
|
excel
verb
|
|
sivrilmek,
üstün olmak,
geçmek
|
supplant
verb
|
|
ayağını kaydırmak,
yerine geçmek,
yerini almak,
alt etmek
|
trump
verb
|
|
koz ile almak,
koz oynamak,
baskın çıkmak
|
See Also in Turkish
See Also in English
leave
noun, verb
|
|
ayrılmak,
izin,
bırakmak,
veda,
terketmek
|
shadow
noun, verb
|
|
gölge,
karanlık,
hayal,
siluet,
karartı
|
|
|
|
|
|
|