|
English Translation |
|
More meanings for yavrulamak
teem
verb
|
|
dökülmek,
boşalmak,
dolu olmak,
bol olmak,
kaynamak
|
cub
verb
|
|
yavrulamak
|
drop
verb
|
|
düşürmek,
bırakmak,
çıkarmak,
kesmek,
atmak
|
fawn
verb
|
|
yaltaklanmak,
doğurmak,
kuyruk sallamak,
dalkavukluk etmek
|
foal
verb
|
|
doğurmak
|
kitten
verb
|
|
yavrulamak
|
have kitten
verb
|
|
yavrulamak
|
litter
verb
|
|
talaş sermek,
dağıtmak,
karıştırmak
|
propagate
verb
|
|
yaymak,
çoğaltmak,
üretmek,
üremek,
propaganda yapmak
|
breed
verb
|
|
doğurmak,
yetiştirmek,
üretmek,
beslemek,
çiftleşmek
|
spawn
verb
|
|
yumurtlamak,
ortaya çıkmak,
durmadan doğurmak,
meydana getirmek
|
throw
verb
|
|
atmak,
fırlatmak,
düşürmek,
vermek,
bükmek
|
whelp
verb
|
|
eniklemek
|
farrow
verb
|
|
doğurmak
|
pig
verb
|
|
pislik içinde yaşamak,
ahır gibi yerde yaşamak
|
calve
verb
|
|
buzağılamak,
parçalamak
|
kid
verb
|
|
şaka yapmak,
dalga geçmek,
takılmak,
kandırmak,
işletmek
|
pup
verb
|
|
doğurmak
|
yean
verb
|
|
kuzulamak
|
|
|
|
|
|
|