|
English Translation |
|
More meanings for uymak
comply
verb
|
|
razı olmak,
boyun eğmek
|
fit
verb
|
|
uydurmak,
oturmak,
oturtmak,
yakışmak,
yakıştırmak
|
follow
verb
|
|
izlemek,
takip etmek,
sürdürmek,
sonra gelmek,
dinlemek
|
comply with
verb
|
|
boyun eğmek
|
match
verb
|
|
karşılaştırmak,
eşlemek,
benzemek,
uygun olmak,
evlendirmek
|
obey
verb
|
|
itaat etmek,
dinlemek,
riayet etmek,
sadakât göstermek,
söz dinlemek
|
conform
verb
|
|
uydurmak,
uyumlu olmak,
intibak etmek,
alıştırmak
|
suit
verb
|
|
uydurmak,
uygun düşmek,
yakışmak,
uygun olmak,
iyi gelmek
|
observe
verb
|
|
gözlemek,
izlemek,
görmek,
incelemek,
gözetlemek
|
respect
verb
|
|
saygı göstermek,
saymak,
hürmet etmek,
ilgili bulunmak,
riâyet etmek
|
assort
verb
|
|
ayırmak,
yakışmak,
sınıflandırmak,
türlerine göre ayırmak
|
answer
verb
|
|
yanıtlamak,
cevap vermek,
karşılamak,
bakmak,
karşılık vermek
|
accord
verb
|
|
vermek,
bağdaşmak,
uyum sağlamak
|
accommodate oneself
verb
|
|
uyum sağlamak,
alışmak
|
agree
verb
|
|
anlaşmak,
kabul etmek,
kararlaştırmak,
hemfikir olmak,
birleşmek
|
abide by
verb
|
|
bağlı kalmak,
tutmak
|
go together
verb
|
|
yakışmak,
gitmek,
çıkmak,
flört etmek
|
become
verb
|
|
olmak,
haline gelmek,
kesilmek,
yakışmak,
yaraşmak
|
do
verb
|
|
yapmak,
etmek,
temizlemek,
ilgilenmek,
dolandırmak
|
go with
verb
|
|
birlikte gitmek,
eşlik etmek,
çıkmak,
flört etmek,
katılmak
|
do for
verb
|
|
yaramak,
ev işlerini yapmak,
bakmak,
yıkmak,
mahvetmek
|
chime in with
verb
|
|
uygun düşmek
|
coincide
verb
|
|
rastlamak,
çatışmak,
denk gelmek,
tutarlı olmak
|
comport
verb
|
|
yakışmak,
bağdaşmak
|
consist
verb
|
|
oluşmak,
meydana gelmek,
ibaret olmak,
dayanmak,
var olmak
|
consort
verb
|
|
arkadaşlık etmek,
refakât etmek,
eşlik etmek,
birlikte vakit geçirmek,
hayatını paylaşmak
|
correlate
verb
|
|
bağdaştırmak,
bağlantı kurmak,
ilişiği olmak,
bağ kurmak,
ilişkiyi göstermek
|
correspond
verb
|
|
haberleşmek,
yazışmak,
mektuplaşmak,
benzemek,
karşılığı olmak
|
defer
verb
|
|
ertelemek,
saygı göstermek,
tecil etmek,
ağırdan almak,
riayet etmek
|
quadrate
verb
|
|
uydurmak
|
harmonize
verb
|
|
uyum sağlamak,
ahenkli olmak,
akord etmek
|
keep
verb
|
|
tutmak,
korumak,
sağlamak,
kalmak,
sürdürmek
|
go
verb
|
|
gitmek,
geçmek,
girmek,
olmak,
ölmek
|
keep to
verb
|
|
tutmak,
sadık kalmak,
kalmak,
çıkmamak
|
mate
verb
|
|
çiftleşmek,
mat etmek,
eşlemek,
evlendirmek,
evlenmek
|
gear
verb
|
|
vitese takmak,
vites değiştirmek,
uydurmak,
ayarlamak,
oturtmak
|
work in with
verb
|
|
gitmek
|
fall with
verb
|
|
karşılaşmak,
rastlamak,
razı olmak,
uyum sağlamak
|
pertain
verb
|
|
ait olmak,
dair olmak,
ilgili olmak,
uygun olmak,
yakışmak
|
chime
verb
|
|
çalmak,
ahenkle çalmak,
vurmak
|
sort together
verb
|
|
uyuşmak
|
square
verb
|
|
bağdaşmak,
halletmek,
uydurmak,
kare yapmak,
beraberliği sağlamak
|
square with
verb
|
|
uyuşmak,
bağdaşmak,
uydurmak
|
string along with
verb
|
|
ayak uydurmak
|
tally
verb
|
|
sayım yapmak,
çetelesini tutmak,
saymak,
vira etmek
|
tally with
verb
|
|
uymak
|
tone
verb
|
|
ayarlamak,
hava vermek,
tarz vermek,
ahenk vermek,
tonunu ayarlamak
|
adapt
verb
|
|
uyarlamak,
uydurmak,
adapte etmek,
aktarmak,
alıntı yapmak
|
See Also in Turkish
Nearby Translations
|
|
|
|
|